Kalabalık bir şehir olan İstanbul’da artık neredeyse yeşil alan bulmak yok denecek kadar azdır. Binaların arsaları kaplaması kalabalıklaşan bir toplum ve şehir hayatında trafiğin olması gibi nedenlerden dolayı kentselleşme yaşanan şehirde kırsal alanların yetersizliği kişilerinde yeşil alan yaşam alanlarının daralmasına neden oluyor. İstanbul’da son kalan yeşil bölgelere göre kişi başına ortalama olarak 12,5 metrekare yeşil alan düşüyor.
Türkiye gelişmiş olan ülkelere göre eşil alanına sahip oranı oldukça az olan ülkeler arasında yer almaktadır. Özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropollerin olmasından dolayı yeşil alanların kişi başına olan metrekaresi bile azalmış durumdadır. Bu durumun iyileştirilmesi için acil olarak yetkililerin yeşil alanları koruması ve çoğaltma çalışmaları yapması gerekmektedir.
Dünya Sağlık Örgütünün Açıklaması
Kişi başına düşen yeşil alanlarla ilgili açıklama yapan Dünya Sağlık Örgütü şehirlerde kişi başına düşen alanların 10-15 metrekare olması gerektiğini gelişmiş ülkelerin ise 20 metrekare kişi başına yeşil alan düşmesi gerektiğini ifade etti. Gelişmiş ülkelere bakılırsa buna göre Viyana 120, Singapur 66, Stockholm 87,5, olan ülkelere göre İstanbul’da 12,5 metrekare düşmesine dikkat çekerken bu oranlar doğrultusunda yönetimin yeşil alanlarla ilgili çalışmalar yapması gerekiyor. Büyük şehirlerde yaşanabilir alanların olması için parklar ve ağaçlandırmalar yapılması gerektiğini söyleyen Yakup Türkal bu konuda kent ormanları, ağaçlıklı alanların ve bahçelerin yapılmasının büyük önem taşıdığını belirtti.
Dünyaya Göre Türkiye’de Yeşil Alanlar Azalıyor
Dünyaya oranla Büyükşehir olan İstanbul'da yeşil alanların bir hayli azalması kentselleşme ile birlikte daha da tehlikeli bir boyuta dönüşmektedir. Kentin yeşil alan sorununun ekolojik sistemine zarar verecek hale gelmeden acil şekilde önlem alınması gerekmektedir. Ülkenin genel sıkıntısı ve sorunu haline gelen yeşil alanların tükenmesi insanların da bilinçsiz şekilde alanlara zarar vermesinden de kaynaklanmaktadır. Çıkan orman yangınları da yeşil alanların azalmasında oldukça korkutucu bir tablo çizmektedir. Doğanın korunmasında hem kendi sağlıkları açısından hem de doğaya verilen zarardan dolayı bilinçsiz insanların da bu konuda bilinçli olması gerekmektedir.
Yeşil alanların zaman açısından ne kadar zor bir zaman sonra elde edildiği konusunda ülke olarak duyarlı olabilmek gerekir. Gelecek nesillere daha güzel bir çevre için yeşil alan yaratma projelerine katkı sağlamak gerekmektedir. Antalya’da peyzaj çalışmalarını devam ettiren bazı yetkililer İnovatif yaklaşımlara önem vermek gerektiğini ve peyzaj çalışmalarında ağaçların fazlaca kullanılması gerektiği konusunda dikkat edileceğini söylemektedir. Kaynakların az enerji ve az su kullanarak doğaya katkı sağlanacak çalışmalarının olduğu hedefini de sözlerine ekledi.
Doğadaki dengeyi sağlama için suyun kullanımına da ihtiyaç duyulması ve küreselleşme nedeni ile kuraklığın olması durumun da söz konusu olacağından kişilerin su tüketiminde de dikkat etmesi gerekiyor. Gereksiz suyun boş yere akıtılması birçok yeşillik alanında tüketilmesinde etken olmaktadır. Gelecek için önemi büyük olan bu sorunları çözüme ulaştırmak için tedbirlerin elden bırakılmaması gerekiyor.
Suyun Tasarrufu İle Yeşilin Korunması Mümkün
Çevre mühendisi odasının yaptığı araştırmalarda ortaya çıkan durum ise İstanbul suyunun barajlara borulardaki oluşan çatlaklıklar nedeni ile ulaşmaması da büyük sorun olarak belirtiliyor. Yapılaşma nedeni ile betonlaşma ve yapılaştırma nedeni yüzünden iklim krizinin de yaşandığı şehirde yağmuru engelleyen sebepler nedeni ile havzaların ve ağaçların korunması yönünde çalışmalar yapılması gerektiği önemli bir detaydır. Oksijen sağlayan ormanların korunması canlılarında doğada korunmasını sağlamaktadır.
Ormanların yok olmaması ve yeşil alanların fazlalaşması için kişilerin biraz daha dikkat etmesi gerekiyor. Özellikle gereksiz ağaç kesimine engel olmak ve orman yangınlarının çıkmaması için piknik alanlarının temiz bırakılmasının da katkı sağlayacağı söyleniyor. Doğanın korunması yeşil alanların da yok olmasını önlemekte gelecek nesil için yeşil bir çevre kazandırmakta katkı sağlamaktadır. Yeşilliklerimiz geleceğimize nefes, çocuklarımıza mirastır. Millet olarak yeşil alanların korunması için çabalamalı, fidan ekmeğe de önem vermeliyiz.